Kirasını ödemeyen ya da aldığı malın taksitini ödemeyen turizm çalışanları adeta esnafı tehdit ediyor, hem de çok ilginç bir yöntemle
Şükrü AĞIRMAN
Hatırlanacağı üzere milyonlarca lira değerindeki 5 yıldızlı bazı otellerin sahipleri; borcunu ödememek, icra ve hacizlerden kurtulmak için otellerini her şeyiyle kiralıyordu. Olan, alacağını tahsil etmek isteyen küçük esnafa oluyordu. Sadece yazın çalışan kışın işsiz olan ve bu nedenle borçlanan turizm çalışanlarının da alacaklılardan kurtulmak için bir yöntem geliştirdiği ortaya çıktı. Buna göre Antalya’da özellikle turizm sektöründe mevsimlik çalışanlar, alacaklılar kapıya dayandığında bir yakınından veya çevresinden yardım istiyor.
Yılın sadece altı ayı çalıştığı için kışın parasız kalabilen turizm çalışanları, uyguladıkları bu yöntemle adeta küçük esnafı tehdit ediyor. Bir çok esnaf, batma tehlikesiyle karşı karşıya. Taksitle aldığı beyaz eşyanın taksitlerini veya aylardır evinin kirasını ödeyemeyen turizm çalışanı, alacaklılardan kurtulmak için veya kötü niyetle, bir yakınına 50 bin lira gibi rakamlarla senet imzalayarak kendini borçlandırıyor. Yasaya göre asgari ücretinin üçte birine haciz konulunca da, maaşa haciz koyduran yakını her ay icra dosyasından parayı tahsil edip turizm çalışanına iade ediyor. Turizm çalışanı, maaşından kesilen parasına tekrar kavuşuyor. Ama böylece gerçek alacaklılar, alacaklarını tahsil edemiyor.
Esnaf isyanda
Turizm çalışanlarından çok dertli olan bir küçük esnaf şöyle konuştu: “Abi, adam bizi resmen tehdit ediyor. Borcunu aylarca ödemeyince, borcu hakkında yasal takip başlattık. Faiz ve yasal takip giderleriyle beraber 2 bin liralık borç 5 bin lira oldu. Aylardır borcunu ödemediği gibi, ‘Benimle anlaşacaksınız, size sadece 2 bin lira öderim ve bana ibraname verirsiniz. Gerisi beni ilgilendirmez. Yoksa yıllarca benden hiçbir şey alamazsınız çünkü maaşımın üzerinde 50 bin liralık borçtan dolayı haciz var. Her ay maaşımın üçte biri olan 300 lira kesiliyor. Yılda eder 3 bin 600 lira. 50 binlik borç için maaşımdan yapılan kesintinin süresi 10 yıldan önce bitmez. Siz de alacağınız için on yılı aşkın süre bekleyecekseniz bekleyin. Anca alırsınız ya da benimle anlaşırsınız’ diyor. Biz de zararına da olsa, anaparamızı kurtarmak için anlaşmak zorunda kalıyoruz, öğrendik ki bunların hemen hepsi kendilerini yakınlarına borçlandırıyor. Gerçekte böyle bir borçları yok, borç kağıt üstünde sadece. Paramızı istesek bir türlü istemesek bir türlü.”
YORUM EKLE